Öykü Aziz Nesin'den, fıkra Nasrettin Hoca'dan. Öykü de fıkra da ders veriyor bizlere. Güldürmekten çok düşündürüyor ikisi de.
Aziz Nesin öyküsü "Tehlike geliyor, uyumayın!" diyor.
Ben, hem öyküyü hem de fıkrayı özünü bozmadan kendi dizelerimle anlatmaya çalıştım.
Yaşlı bir eşek kırlarda hem otları yer
Hem de eşekçe sesiyle türkü söylermiş
Böyle mutlu, neşeli kuyruk sallayıp dolaşırken
Burnuna tuhaf, kötü bir koku gelmiş
"Bu kurt kokusu!" demiş kendi kendine
Şöyle burnunu dikmiş havaya
"Yok canım, bu kurt kokusu olamaz!" demiş
Yine başlamış keyifle otlamaya
O kendisini böyle böyle avutsa da
Koku giderek yaklaşmış
Bizim karakaçanı bir korku sarmış
"Ulu Tanrı'm kurtsa da kurt olmasın ne olur
Umarım kurt değildir, ben boşuna korkuyorum
Ne budalayım ben!"
Diye söylenip saçmalamış
Yaban kedisi bu kurt değil!" derken
Bir yandan da yağlamış tabanları kaçmış
Korkuyla başını çevirip arkasına bakınca ne görsün
Kurdun gözleri ışıl ışıl yanıyor
Bizim koca eşek yine de
"Vallahi kurt değil, billahi kurt değil
Allah belamı versin ki kurt değil!" diye bağırıyormuş
Durumu azgın kurt, ısırmış sağrısını
Budundan bir parça koparmış
Can acısıyla yere yıkılan eşeğin dili tutulmuş
Bildiği eşekçeyi de unutmuş
Kurt, boynuna, gerdanına saldırınca
Her yanından akan kan sel olmuş
İşte o zaman tanımış bizim eşek kurdu
"Aaa kurtmuş! Aaa kurtmuş!
Aaai o imiş! Aaai o imiş!" der
Konuşmayı şaşırıp eşekçe bağırır, anırırmış
***
İşte böyle, koca eşek; tehlike kuyruğunu altına gelene kendini avutup kandırmasaydı, kurda av olmayacaktı.
...................................................................
HOCA BAĞA GİRMİŞ
(Nasrettin Hoca'dan günümüze)
Bilmeyeniniz var mı bizim Hoca Nasrettin'i
Fıkralarıyla hem ders verir hem de güldürür bizi
Duymuşsunuzdur bir halk türküsü var
İlk dizeleri şöyle başlar
"Seherde bir bağa girdim
Ne bağ duydu ne bağbancı
El sundum güllerin derdim
Ne bağ duydu ne bağbancı"
***
Nasrettin Hoca da girmiş bir bağa
Niyeti gül dermek değil
Bir de merdiven var yanında
"Ne işi var bu merdivenin bağda?" derseniz
Meyveleri toplamak için
Onunla çıkacak ağaçlara
Bağa girmiş, tam toplayacak meyveleri
"Bire adam neylersin burada?" diyen bağ sahibinin sesi
Bizimki her olumsuz işe bir kılıf bulur ya
Hemen başının üstüne almış merdiveni
"Ne etsem gerek, görmez misin, merdiven satarım." demiş adama
Adam şaşkın şaşkın bakmış Hoca'ya
"Behey Hoca, burası merdiven pazarı değildir
Senin bu yaptığın ne iştir?"
Hoca durur mu, cevap hemen hazır
Bu soruya da ne cevap yakıştırmış bakalım
"Behey cahil, sen ne halt edersin
Merdiven benim değil mi, istediğim yerde satarım."
***
Freni patlamış kamyon gibi bu güzelim memleket.
Öyle bir duruma geldik ki değerli dostlar, bozulmadık ne kaldı?
Zam zam zam, fiyatlar füze gibi. Dar gelirli geçinemiyor. Gençler işsiz, gelecekten umutları yok.
Kadın, çocuk cinayetleri, tacizler, sokaklarda çeteler, saymakla bitmez sorunlar, bir de ülkesinden kaçan mülteciler ve inanılmaz olanı da can kurtarması gerekenlerin para için canlarına kıydıkları bebekler...
Bunların içerik olarak yukarıda anlattığım Nasrettin Hoca fıkrası ile ilgisi yok; ama bakın bu fıkradaki kılıf uydurma ile, çark etmekle ilgisi var?
Bunca sorunu çözmek yerine adamlar taktı anayasaya. Biri çıktı ilk dört maddenin değişmesini istedi, "Anlatamadım ahmaklara!" dedi. Hakkında bir tek işlem yok. O her grup toplantısında bağıran çağıranlar da lafla geçiştirdi işi. Bu ne ki, geçmişte "Asmak için ip mi yok! Al sana ip!" diyenler şimdi terörist başını meclise çağırıyor. Diğeri çıktı millet, devlet kavramlarını ters çevirip "Devletin milleti olmaz, milletin devleti olur." diyerek üçüncü maddenin değişmesi gerektiğini söyledi.
Haydi bu adamlar kendi köhne zihniyetlerine hizmet ediyorlar, İstanbul Barosu'na başkan seçilene ne demeli? Efendim bu maddeler olumlu yönden değişebilirmiş. "Olumlu yön" dediği ne ise anlamadık. Sonra da başlıyorlar "Efendim yanlış anlaşıldı, algı yaratıyorlar..." kıvırtmaları.
Önce böyle kuru sıkı atıyorlar, sonra "Efendim algı yaratılıyor, ben öyle demek istemedim, falan filan. Aslında bal gibi öyle demek istedin. Nasrettin Hoca'nın "Merdiven satıyorum." kılıfı, kıvırtması bunlarınkinden çok daha dürüst.
Hangi kılıfı uydurursanız uydurun, düşünceniz, niyetiniz biliniyor; ama Mustafa Kemal Atatürk düşüncesi, sevgisi öyle kök saldı ki bu ülkede, başaramayacaksınız.
.....................................................
Öykü ve fıkradan uyarlayan:
Numan Kurt
25 Ekim 2024