24 Nisan 2021 Cumartesi

ONLAR BİZİM ÖĞRETMENLERİMİZDİ








(O güzel insanlara saygıyla)
Sabah güneşinin ilk aydınlığında
Bakarken sayfamdaki fotoğraflara
Kim paylaşmıştı bilemiyorum
İşte bu güzel fotoğraf düzenlemesi çıktı karşıma
Şimdi yetmiş yaşındayım ben
Ve bu fotoğraftakiler
Benim öğretmenlerim
Bir yandan mutlulukla bakarken onların fotoğraflarına
Az kaldı yaşayanlar
Hüzünlendim
Bize veda edenler, yitirdiklerimiz geldi aklıma
İki yıl önce
Bir öğretmenler gününde
Anlatmıştım onlarla olan anılarımı
Yaşadıklarımı sizlere
Görünce bu fotoğrafları
Yine anılarımı, duygularımı dökmek istedim dizelere
Son iki yıl okul müdürümüzdü
Son yılımızda “Çocuk Edebiyatı” öğretmenimiz oldu
İlköğretim müfettişliğine geçmiş
İzmir'de yaşamış sonraları
Yakın zamanda veda etti hayata
Uzun oldu ömrü
Her ne kadar on dört yıllık okul yaşantımda
Tek yumruğu ondan yesem de
Bir yakınmam yok
Minnet, rahmet duygularımı yollamak isterim ona
Dersimize girmedi Danışman öğretmen
Bir odada kalırdı
Bilgili, kültürlüydü
Güzel, inandırıcı bir konuşması vardı
Odasının kapısından geçerken
Üstü kitaplarla dolu
Seyyar kitaplığını görür imrenirdim ben
Bir müzik dersinde koydu pikaba taş plağı
Kırk beş dakika dinletti bize Mozart'ı
Ne anlardı bu tür müzikten bozkırın köy çocukları
Ama öyle güzel anlattı ki devenin yürüyüşünü
Plak dönerken pikap üstünde
İlgiyle dinlemiştim “Bu da neyin nesi?” dediğim müziği
Keşke ben de flüt yerine mandolin çalsaydım
“Kara tren gelmez mi ola”dan başka türkü öğrenseydim
Telli sazları çalarak türkü yaksaydım
“Teşkilat ve İdare” dersimize girdi Sami Arda
Çok yararlı bir dersti
Köye gidince hem öğretmen hem yönetici olacaklara
Okulun son günlerinde
Dinekbağı yönünde
Bir bahçeye götürdü bizi sınıfça
Şiirler okudu ezberden
O gün kimindi bu şiirler hiç anlamamıştık
Sonradan anladım ki bu şiirler
Nazım Hikmet'ten
Yasaklıydı çünkü o günlerde
Belli ki bu nedenle şairinden söz etmemişti
Öğretmenimiz bize
Şener Dedebal
Okulda da, şimdilerde de sözü sohbeti bal
“Sağlık Bilgisi” adında bir dersimize gelmişti yarım dönem
Matematik öğretmeniydi
O derste öğrencisi olanların anlattıklarına göre
Öğretmenliğin hakkını verirdi
Zaman zaman görüşürüz şimdi Didim'de
Mutlu olur bizi her görüşünde
Geçenlerde yine ziyaret ettim saygıdeğer eşi Gülşen öğretmenimi ve kendisini
Sevgiyle, mutlulukla karşıladılar, ağırladılar beni
Okulun ikinci yılında
Genç, güzel bir öğretmen geldi okula
Hülya Karaduman
Onunla sevdik Biyoloji dersini
Ve elli yıl sonra
Gözlerinde mutluluğu, yüreğinde sevgisiyle
Okul buluşmalarımızda
Sevgiyle öptük elini
Yeni girmişiz okula
Bin dokuz yüz altmış altıda
Dokuz saat dersimize giriyor bir öğretmen
Cebir, Geometri, Beden Eğitimi ve Kimya
“Bıyıklı” namıyla andık bu kalender adamı
Cevdet Türkeroğlu idi asıl adı
Okuldan sonra hiç görememiştim ama
Yıllar sonra cenazesine katıldık Hayrullah'la
Ankara'da verdik onu toprağa
Aydın Topaloğlu ve Güzin Karamollaoğlu
Resim öğretmenleri
Benim ders öğretmenim olmadılar
Öğretmenimiz Sabri Çakar derslerden sonra atölyede desen çalıştırırken bizleri
Bazen yanımda görürdüm Güzin Öğretmeni
Bakar bakar çizdiklerime
Kafa sallardı
Beğendiğini anlardım resmimi
Ve Betül Öngün
Edebiyatı onunla sevdim
Her işte gerekli olan ama yazıda da çok önemli kompozisyon yazmayı
Ondan öğrendim
Gelseydi toplantılarımıza
“Bak öğretmenim, öyle sevdirdiniz ki bana dersinizi
Ben de o dersin öğretmeni oldum.” derdim
Buluşmalarımızda onu da görmeyi çok isterdik
Söyleşirdik, okul yıllarımızı yad ederdik
İlk derse girince şaşırtmıştı bizi
Öyle anlatıyordu ki tarih dersini o etkili sesiyle
Hayran bırakmıştı kendisine hepimizi
Mezuniyet gecesinde bana vermişti öğrenciler adına konuşmayı
Sonra vazgeçti dinleyince mikrofonik olmayan sesimi
İlk geldiği hafta
Nöbetçi olduğu bir akşamda
Yanı beyaz şeritli bir siyah eşofman giymişti
Öğrenci bu, kaçırır mı fırsatı
Benim örnek aldığım bu sevgili Necati Öğüt öğretmenimize hemen
“Kling” lakabını vermişti
Aydın İpek
Adına, soy adına yakışır yaşayan bir adam
İlk yılımızda “Psikoloji”, son yılımızda “Uygulama” öğretmenimizdi
Köy stajında bir gün bizi denetlemeye geldi
Damı akmış, ıslak tabanlı odada
Toplanmıştık on üç arkadaş etrafında
Anlattı, anlattı yapacaklarımızı
Bir sorusu vardı sonunda
“Çocuklar sigara içiyor musunuz?” diye sordu
“Hayır hocam!”diye bağırdık hep bir ağızdan Hababam Sınıfı gibi
Güldü, yere baktı
Ezilmiş izmarit kağıtları yapışık duruyordu ıslak tabanda
Okulun değişmez Dindersi öğretmeni Ali Gökkaya
Beşinci sınıfta çok kızmıştı bana ve Fuat Uçar'a
Kıramamıştım, yerine kağıt yazmıştım arkadaşımın
İlk kopya denemesiydi öğrencilik hayatımın
Ertesi hafta ikimizde sıfır almıştık
Kopyamızı yutmamıştı Ali hoca
Bir hafta peşinde gezmiştim, anlatmıştım durumu
Affetmişti sonunda beni
Ben de hep o ilk yaramazlığımla anarım onu
Diğer öğretmenlerimiz
Ders öğretmenimiz olmadılar
İçlerinde biri var ki
Biz son sınıftayken gelmişti okula
Şimdi sanal ortamda sıcak yaklaşımıyla
Buluşmalarımıza katılımıyla tanıdığım
Çok değerli Müzik öğretmeni Mehmet Gündüz
Fotoğrafta yoklar
Saygıyla, rahmetle andığım Yalçın Özbaşaran
Ve resim çizmede bende çok emeği olan Sabri Çakar
İşte hayat böyle
Biz onların öğrencileri olduk
Yaşayanlar azaldı, çoğu emeklerini verip bizlere gittiler bu dünyadan
Hepimiz minnet duygularıyla razıyız onlardan
................................................................................
Numan Kurt
24 Nisan 2021

YEŞİLLİKLER ÜZERİNDE KIRMIZI GELİNCİKLER

  Sabah erken yürürken kıyıda Deniz masmavi, hafif dalgalı Belli ki temizlemiş kendini bütün kış boyunca Güneş ısıtırken yeryüzünü Hafiften ...