23 Kasım 2013 Cumartesi

SİZLERİ ANDIM BİR 24 KASIM GÜNÜ





Fotoğraflar
Siyah beyaz anılar
Hepsinin ayrı öyküsü var

***
Yazıyorum, yazdıklarımın çoğu da yaşadıklarım, gördüklerim. Daha başka bir söyleyişle ağırlıklı olarak anılarım. Bloğumda iki yüze yakın yazı ve şiir var. Bunların hepsi anılar değil, Çocukluk ve gençlik yıllarında köyümün kültürü, insanlarının yaşayışı, ilginç insanları; ayrıca değişik güncel konulardaki görüşlerim, duygu ve düşüncelerim.
Yine belirttim bazı yazılarımda, bilmem uzak geçmişteki anıları canlandırdığı için midir, siyah beyaz fotoğrafları severim. Az sayıdaki çocukluk fotoğraflarımızı komşu İlicek köyünden Debrah amca çekmiştir. O şakacı, esprili, güzel adam zaman zaman köye elma, üzüm satmaya geldiğinde fotoğraf da çekmese benim için çok değerli olan o fotoğraflar da olmayacaktı bugün. Bu amcamız “Debrah” diye anılırdı; ama asıl adı neydi bugün bile bilmem.
Öğretmenliğimin ilk yıllarındaki siyah beyaz fotoğrafları ise 1970'li yıllarda Mucur'un tek fotoğrafçısı olan çok saygıdeğer insan, rahmetli Hasan Ay-Ak ağabey çekmiştir. Bu fotoğrafların çoğu grup fotoğrafıdır. Fotoğrafta otuz kişi de olsa üç beş adet basılırdı. Öğrencilerin çoğunda fotoğraf alacak para nerede? O az sayıdaki fotoğrafı da öğretmenler ya da durumu iyi olan birkaç öğrenci alabilirdi. Ben de o yıllara ait siyah beyaz fotoğraflardan kırk kadar biriktirmişim. Bunları da sayfamda “MUCUR ORTAOKULU YILLARI” adıyla bir albümde topladım. Ayrıca öğretmenliğimin ilk yılında çalıştığım Muş- Bulanık- Karaağıl'dan da sekiz on fotoğraf var. İşte bu fotoğrafları kırk, elli yıl sonra gören öğrencilerim büyük ilgi gösterdiler. Çoğunun fotoğraftan haberi yok. Şimdi gelmişler altmış yaşına. Ortaokul yıllardaki halini kağıt üzerinde görünce elbette şaşırıyor.
Bir 24 Kasım günü bu fotoğraflara bakarken o günlere gittim, Bugünkü emeklilik günlerimden başlayıp o günlere yolculuk yaparken ortaokul sıralarındaki öğrencilerimi anlattım, duygularımı dizelere döktüm. Bu fotoğrafların çoğunu da yazıma ekledim.
Bir fotoğraf bile neler neler anlattırır insana. Bakın aşağıdaki fotoğraflar arasında 1970'li yılların sonunda 19 Mayıs törenlerine katılan ortaokul öğrencisi kızlarımızla bir fotoğrafımız var. Öğrenciler etek ve tayt giymişler. Tören Mucur ilçesinin "Çayır" diye anılan yerinde yapılıyor. Öğrenciler hareketlere başlayınca bir grup bağırmaya başlıyor. "Milli kıyafet, bu ne rezalet!" diye. Oysa kıyafetlerde hiçbir aykırılık yok. Bizler altmışlı yılların başında Nevşehir'de ortaokulu okurken kız arkadaşlarımız daha rahat kıyafetlerle çıkıyorlardı törenlere. Bu tek fotoğraf üzerine bile sayfalarca yazılır. İşte her fotoğrafın bir öyküsü var; ama sayfalara sığmaz. Şimdi emekliyim. Hep söylüyorum, geçmişe takılıp kalma huyum yok, yaşadığım şu günleri de yazarak, çizerek kendimce değerlendiriyorum; ama yaşananları da duygularımızı da anlatmak gerektiğine inanıyorum.

Bir tuhaf heyecan kaplar beni
İçim içime sığmaz olur
29 Ekim ya da 23 Nisan günleri
Erkenden kalkarım
Giyerim, bir emekli de olsam en güzel giysilerimi
Eve en yakın bir okulun bahçesinde
Şöyle kıyıda köşede sessizce
Bayramınızı seyrederim çocuklar
Duyarım
Sınıfta olmasa bile
Sizin bahçedeki seslerinizi

Hep aydınlığa koşun çocuklar
Kararttırmayın yarınlarınızı, geleceğinizi
İzin vermeyin bağnazlığa, geriliğe
Kaldırsalar da yasaklasalar da andımızı
Siz yine her fırsatta okuyun göğsünüzü gere gere
Unutmayın, unutturmayın Atatürk'ü
Onun en güzel sözünü bağırın her yerde
Başınız dik, onurla, gururla
"Ne mutlu Türk'üm diyene..." diye

Hiç unutmadım
Sabahları sınıfa girince hep birden ayağa kalkışınızı
"Günaydın çocuklar!" dediğimde
"Sağ ol!" diye bağırışınızı
Ne de güzel dururdu üstünüzde kızlar
Siyah önlük, beyaz yakanız
Erkek öğrenciler
Yana kaymış da olsa iyi bağlanmamış kravatlarınız

Başlardık derse
Gözleriniz sorardı sanki
"Öğretmenim bize hikâye okuyacak mısınız?"
Nasıl da dinlerdiniz
"Falaka, Havva, Aklım Arkada Kalacak" hikâyelerini
Ve daha nicelerini
Sanki kendinizden geçerdiniz dinlerken
Atilla İlhan'ın "Türkiye'm" şiirini

Anadolu bozkırının bir şirin kasabasında
Tek ortaokulun her tarafı çizilmiş sıralarında
Bakışlarınızla, duruşunuzla, saygınızla
Sizleri hatırladım çocuklar
Bu 24 Kasım'da
Biliyorum
Çoğunuz şimdi güzel yerlerde
Ekmek kavgasında

Yüreğinizde eksilmesin hiç vatan sevgisi
Bilime, akla dayandırın düşüncelerinizi
Sağlıklı, mutlu yaşayın
Bu ses
Otuz altı yılını sizlere vermiş
Şimdi emekli bir öğretmeninizin sesi
........................................................................................
Numan Kurt
24 Kasım 2013


BİR HAYAL, BİR ÖZLEM

GEÇMİŞTEN GELECEĞE (O köyler uzakta kaldı.) “İnsan, âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar.” “Deniz Türküsü” şiirin...