Bir tuhaf heyecan kaplar beni
İçim içime sığmaz olur
29 Ekim ya da 23 Nisan günleri
Erkenden kalkarım
Giyerim, bir emekli de olsam
En güzel giysilerimi
Eve en yakın bir okulun bahçesinde
Şöyle kıyıda köşede sessizce
Bayramınızı seyrederim çocuklar
Duyarım
Sınıfta olmasa bile
Sizin bahçedeki seslerinizi
Hep aydınlığa koşun çocuklar
Kararttırmayın yarınlarınızı, geleceğinizi
İzin vermeyin bağnazlığa, geriliğe
Kaldırsalar da yasaklasalar da andımızı
Siz yine her fırsatta okuyun göğsünüzü gere gere
Unutmayın, unutturmayın Atatürk'ü
Onun en güzel sözünü bağırın her yerde
Başınız dik, onurla, gururla
"Ne mutlu Türk'üm diyene..." diye
Hiç unutmadım
Sabahları sınıfa girince hep birden ayağa kalkışınızı
"Günaydın çocuklar!" dediğimde
"Sağ ol!" diye bağırışınızı
Ne de güzel dururdu üstünüzde
Siyah önlük, beyaz yakanız
Ceketiniz ve de yana kaymış kravatınız
Sonra
Başlardık derse
Gözleriniz sorardı sanki
"Öğretmenim bize hikâye okuyacak mısınız?"
Nasıl da dinlerdiniz
"Falaka, Havva, Aklım Arkada Kalacak" hikâyelerini
Ve daha nicelerini
Sanki kendinizden geçerdiniz dinlerken
Atilla İlhan'ın "Türkiye'm" şiirini
Anadolu bozkırının bir şirin kasabasında
Tek ortaokulun her tarafı çizilmiş sıralarında
Bakışlarınızla, duruşunuzla, saygınızla
Sizleri hatırladım çocuklar
Bu 24 Kasım'da
Biliyorum
Çoğunuz şimdi güzel yerlerde
Ekmek kavgasında
Yüreğinizde eksilmesin hiç vatan sevgisi
Bilime, akla dayandırın düşüncelerinizi
Sağlıklı, mutlu yaşayın
Bu ses
Otuz altı yılını sizlere vermiş
Şimdi emekli bir öğretmeninizin sesi...
........................................................................................
Numan Kurt
24 Kasım 2013