10 Ocak 2010 Pazar

KÖYÜMDEN İSİMLER DESTANI (1)




   Uzun zamandır aklımdaydı.1960-1970'li yıllarda köyümüz yüz elli hane iken köyümün yaşayan insanlarını yani Alileri, Ahmetleri, Mehmetleri, Mustafaları, Hasanları ve de diğerlerini yukarı mahalleden başlayıp anmayı hep kafamda planladım, düşündüm. Yazarken bu da benden o kişilerin çocuklarına, torunlarına -sadece onların isimlerini bile ansam- bir hatıra kalsın diyordum .Kendi bloguma yazdıklarımın hepsini köy sitemize de aktardım.O bozkırın ortasındaki köyün kırk-elli yıl önceki kültürünü, yaşantısını aktarmaya çalıştım. Okuma oranının çok yüksek olduğu köyümde yüksek okul bitirenlerin bile bu siteye bir katkıda bulunmaması üzüntü kaynağı oldu benim için. Kimse ne eski yeni fotoğraf gönderdi ne de köyünü,yakınlarını anlatan yazı. Şunu da belirtmek isterim ki burada adı geçen ve büyük çoğunluğu rahmetlik olan bu saygıdeğer insanların çoğunu adlarının başına gelen lakaplarıyla da anacağım. Elbette hoş karşılanmayan lakapları yazmayacağım. Yine de yanlışım, hatam olursa şimdiden bağışlayın. Onların hepsi benim için saygıdeğerdir, elleri öpülesi insanlardır.
ÖNCE ALİLER , HASANLAR
Yukarı mahallenin ilk binası
Taştan yapma okul
Orada öğrendim ben okumayı yazmayı
Orası olmasaydı
Şimdi nasıl yazacaktım bunları
Sonra sağ tarafta bir ev
Evin sahibi okula da emeği geçen
Hoyla'nın Ali emmi
Hep hatırlarım onun temiz, yoksul yüzünü
Sağa sola yatar gibi yürüyüşünü
Okuldan aşağı doğru
Başka bir evde kırmızı yüzlü, şişmanca
Bir güleryüzlü adam: Kekecin Ali
Onu düşününce hemen aklıma gelir
Tarlasındaki elma dalları
Daha sonra mı
Yüzünü bile hatırlayamadığım
Cüme'nin Ali
Sırım Ali
Esmer, sessiz bir adam: Ramazan'ın Ali
Hep de sessiz olmaz ya Aliler
Babamın teyzesinin, anamın dayısının oğlu
Hasan Savran'ın Ali
Diğer adıyla Tarihçi Ali dayım
Onu da herkesin yaşını bilmesiyle, tatlı sohbetiyle
Ölmeden kazdığı mezarıyla
Anayım
Köyün diğer tarafında
Esmer, uzun boylu, genç denecek yaşta ölen
Marta'nın Ali
Ve de bugün perişan da olsa
Yüz yaşına merdiven dayayan
Benim amcam Kezbe'nin Ali
Daha genç yaştakiler
Kaye'nin Ali, Ali Akyürek diyelim
Henüz genç olanları anmadan
Başka isimlere geçelim
İkinci sıraya Hasanları koydum
Hasan, babamın da adı ya
Kezbe'nin Hasan ya da daha çok
Hasan Çavuş diye anılırdı
Köyün de kooperatif memuru olan
Benim babam
Diğer bir Hasan
Babamın da arkadaşı olan
Yukarı mahalleden Kulaklı'nın Hasan
Uzun boylu, hep traktörün üstünde
Çalışan
Biz çocukken de yaşlı bir adam
Bayram ağabeyimin babası
Çiftçiumar'ın (Ömer) Hasan
Aşağı mahallede evleri birbirine yakın
Ali Çavuş'un Hasan
Ve karlı bir havada yaya köye
"Bekleme"den birlikte gittiğim
Nefesini almakta zorlanan Marta'nın Hasan
Ben daha yedi sekiz yaşlarında çocukken
Köye cenazesi gelen
Karadayı Osman dedemin oğlu Hasan
Bunlar Aliler ve Hasanlar
Çoğunu anlatım gereği
"Emmi, dayı" diye
Anamadığım için yakınları
Kusura bakmasınlar
...........................................................(Devam edecek)
NOT: Köyümüzde o zaman yaşayan tüm isimleri yukardaki biçimde yazacağım. Sırada Ahmet, Mehmet, Hüseyin ve başka isimlerde olanlar var. İncitici olmayan lakaplarla yazdıklarım için lütfen hoş görünüz. Ayrıca yukarıda o yıllarda yaşayıp da adı Ali ya da Hasan olan varsa lütfen sitede adıma mesaj yollayıp hatırlatınız.Saygılar.
...................................................................................

Numan Kurt
20 Temmuz 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BİR ÖYKÜ, BİR FIKRA

 Ö ykü Aziz Nesin'den, fıkra Nasrettin Hoca'dan. Öykü de fıkra da ders veriyor bizlere. Güldürmekten çok düşündürüyor ikisi de. Aziz...